
Cerrahi tedavinin temel amacı kalbi korumaktır. Kalp damarlarının tıkandığı durumda yapılan ameliyat ile kan gitmeyen kalp kasına kan götürülmüş olur. Damarın tıkalı olduğu bölümün sonrasına vücuttan alınan bir damar ilavesi ile tıkanıklık sonrasına kan götürülmüş olur. Ameliyat sonrası tıkanıklık yok olmaz veya tıkalı damar yerinden çıkarılmaz. Sadece kan gitmeyen bölgeye yan bir yol vasıtası ile kan götürülmüş olur.
Bu işlem için vücuttan alınan bazı damarlar kullanılmaktadır. Bunlar göğüs içinden alınan iç meme atardamarı, koldan alınan atar damar ve bacaktan alınan toplar damardır.
Kapak hastalarında ise yapılan ameliyatlarda sorunlu kapak onarılabilecek gibiyse onarılır; onarma ihtimali yoksa değiştirilir. Değiştirilme söz konusu olduğunda ise biyoprotez dediğimiz doku kapakları veya metalik kapaklar kullanılmaktadır.
Biyoprotez kapaklar coumadin adlı kan sulandırıcı ilacın kullanılmasını gerektirmeyen kapaklar olup yaklaşık 20 yıl ömürleri olan kapaklardır. Dolayısı ile ilaç kullanımının sakıncalı olduğu hastalarda, gebelik planlayan genç bayanlarda ve ileri yaş hastalarda tercih edilirler.
Metalik kapaklar ise ömür boyu coumadin kullanımını gerektiren ama dayanıklı kapaklardır. Bu kapağın kullanıldığı hastalar belli aralıklar ile INR adlı kan tetkikini yaptırmalı ve coumadin dozunu ayarlatmalıdır. INR düzeyinin düşüklüğü pıhtılaşma, yüksekliği ise vücutta kanama ihtimalini yükseltir.
Kalp yetmezliğinin ileri evrelerinde ise kalp nakli önemli bir tedavi seçeneği olmaktadır. Ancak kalp bağışının yetersizliği nedeni ile kalp bekleyen hastaya geçici süre yapay kalp ile desteği sağlanabilir.
Doğumsal kalp hastalıklarında yapılan ameliyatlar ise ya bozukluğu tamamen düzeltmeye yönelik olmakta veya düzeltmeye hazırlık operasyonlarını içermektedir.